Deku'nun Kendi Animesindeki En Sinir Bozucu Kişi Olması!
My Hero Academia’nın sevilen ana karakteri Izuku Midoriya (Deku) her ne kadar kalbi temiz, idealist bir kahraman adayı olsa da, yaptığı bazı hareketlerle izleyicinin sabrını zorladığı anlar da yok değil. Bu yazımızda, Deku’nun en kötü kararlarından, izleyiciyi “bu çocuk neden böyle ya?” dedirten anlarına kadar tam 10 başlık altında detaylıca inceledik. Anime dünyasında karakter eleştirileri, karakter gelişimi ve anime önerileri üzerine hazırlanan bu içerik, özellikle My Hero Academia fanları için kaçırılmayacak bir okuma!

Deku'nun Kendi Animesindeki En Sinir Bozucu 10 Anı (Evet, Başrol Kendini Rezil Etmiş Olabilir)
Hadi dürüst olalım… Deku, yani namıdiğer Izuku Midoriya, ilk bölümden beri “kalbi güzel çocuk” kontenjanını dolduruyor. Tamam, kendisini yerden yere vuralım demiyoruz ama bazı sahnelerde resmen insanın ekrana “Oğlum yeter!” diye bağırası geliyor. Bu yazımızda, Deku'nun hayranlarını bile yüzünü buruşturacak hale getiren, "ya bu başrol neden böyle yazılmış?" dedirten 10 sinir bozucu anına detaylı bir bakış atıyoruz.
10. Todoroki ile Dövüşte Vücudunu Parçalaması: “Delilikle Cesaret Arasındaki İnce Çizgi”
UA Spor Festivali’ni hatırlıyor musun? O Todoroki-Deku kapışması yok mu, izlerken adeta “kemik sesleriyle ASMR” dinliyor gibiydik. Deku’nun parmaklarını teker teker kırarak savaşması o anlarda epik görünüyordu ama bir yandan da “kardeşim napıyorsun sen ya!” dedirten bir delilikti.
Mantıklı bir insan, “Dur hele, bu çocuk buz atıyor, ben de kemiklerimi kırıyorum. Bir yanlışlık var” der. Ama Deku ne yaptı? Kolunu, bacağını, ne bulduysa kırdı geçti. Sonuç? Kalıcı hasarlar ve yazık olmuş eller.
9. Eri’yi İlk Gördüğünde Kurtarmaması: “İçimdeki Kahramanı Erteledim”
Overhaul gibi bir psikopatın yanında minicik bir çocuk var. Çocuk da zaten kaçmak için fırsat kolluyor. E Deku ne yaptı? “Eri’nin canı sıkılmasın” diye gitti, adamla el sıkıştı neredeyse.
Evet, operasyon planları, Nighteye’nin çizdiği rotalar vs. vardı ama biz izleyiciyiz be kardeşim, gözümüzün önünde minik kız ağlıyor, Deku bakıyor. Hayranların yarısı bu sahnede "Bu çocuk nasıl başrol oldu ya?" demiş olabilir.
8. Quirk’i Gökten Düşer Gibi Alması: “Hakkıyla Değil, Tesadüfle Kahraman”
Shōnen ana karakterlerinin "özel güçle doğması" zaten klasik. Ama Deku, işi bir tık ileriye taşıdı. Hiçbir fiziksel hazırlığı olmadan, All Might tarafından seçiliverdi.
Tamam, kalbi temiz ama vücut sıfır kondisyon. Koş desen düşecek çocuk, One For All'ı aldı. Gerçi sonra çalıştı, ter döktü ama “öncesinde kendine yatırım yapmamışsın” dedirten bir durumdu bu.
7. 100% Gücü Kontrolsüzce Kullanması: “Allah Ne Verdiyse”
Overhaul ile dövüşte Eri sayesinde 100% gücü zarar görmeden kullanabildi. Ama orası savaş alanı, kızcağızın gücü kontrolsüz. Ne olur ne olmaz? Deku ne yaptı? “Vur gitsin” moduna geçti.
Her şey yolunda gitti ama ya gitmeseydi? Bu hamle, “risk almayı bilmek” değil, düpedüz kumar oynamaktı. Tamam, kahraman olmak bazen risk almayı gerektirir ama bu biraz da aptallık sınırındaydı.
6. “Karanlık Kahraman” Modu: “Batman Olmaya Özenmek”
Dark Hero Arc diye bir şey var. Deku burada karalara bürünüyor, yüzü gözükmüyor, sakal bıraksa anti-hero olacak. Ama karaktere hiç gitmiyor!
“Ben yalnız dövüşeceğim, arkadaşlarım zarar görmesin” diyerek kendini yıprattıkça yıprattı. Üzerine düzgün yemek yemiyor, uyumuyor. Kendini yavaş yavaş yok eden bir çocuk izliyoruz. Bu da fanları “Deku, sen kimsin?” noktasına getirdi.
5. Bir Ton Quirk Aldı Ama Doğru Dürüst Geliştirmedi: “Blackwhip’ten Ötesi Yok”
One For All’ın geçmiş kullanıcıları ve onların özellikleri hikâyeye büyük bir zenginlik katabilirdi. Ama ne oldu? Sadece Blackwhip'e ağırlık verildi, diğerleri "bu da var, bu da geldi" diye geçiştirildi.
Hani sanki yan görevlerde topladığın item’ları, boss savaşında “Aaa bu da vardı” diye çıkarırsın ya? Aynı onun gibi. İzleyici, “bu çocuk şimdi ne kullanacak?” diye heyecanlanamıyor çünkü doğru düzgün işlenmemiş.
4. İç Sesinin Bitmek Bilmemesi: “Bir Sus da Hikâye Aksın”
Deku’nun düşünce yapısı detaylı, evet. Ama kardeşim her şeyi düşünmek zorunda mısın? Her adımda içinden 45 paragraf geçiyor. O kadar çok iç ses var ki, bazen “acaba animeyi mi, podcast’i mi açtım?” diye şüpheye düşüyorsun.
Bir yere kadar “tatlı” ama sonra “yorucu.” Özellikle savaş ortasında, “Şimdi şunu yaparsam bu olur ama bak şunu da hesaba katmalıyım, bir de All Might böyle demişti…” derken sen çoktan ölmüş olurdun.
3. Her Şeye Ağlaması: “Bu Çocuk Ne Zaman Gülecek?”
Deku’nun en ikonik sahnelerinden biri nedir? Gözleri dolmuş, ağlarken All Might’a sarılıyor. İlk başlarda sempatikti. Ama sonra her olayda ağlamaya başladı.
All Might “Aferin oğlum” diyor, Deku hüngür hüngür. Bir çiçek koklasa bile ağlayacak neredeyse. Duygusal karakterlere saygımız sonsuz ama “ağlamak” da bir strateji olmamalı.
2. Bakugo’yu Gereksiz Şekilde İdolleştirmesi: “Bu Da Mı Aşk Be Deku?”
Bakugo, çocukken Deku’ya zorbalık yaptı, yerlerde sürükledi. Ama Deku ne yaptı? “Kacchan harika biri! Onun gibi olmak istiyorum!” dedi.
Hadi arkadaşsın diyelim, ama sana eziyet eden birini bu kadar yüceltmek nedir? Hayranlar da bu “yaltaklanma” modundan çok rahatsız oldu. “Bir dur de artık çocuğa” dedik, ama nerde?
1. All Might’ı O Kadar İdol Haline Getirmesi Ki Kendi Kimliğini Unuttu
All Might senin kahramanın olabilir, tamam. Ama her attığın adımı onun gibi atmaya çalışırsan sen sen olmuyorsun ki?
Deku, uzun süre All Might’ın gölgesinde kalmakla o kadar meşguldü ki One For All’u kendi tarzıyla kullanmayı bile düşünemedi. Ta ki Gran Torino gelip “Uyan artık evlat” diyene kadar.
Deku’yu Seviyoruz Ama… Bazen Cidden Sinir Bozucu
My Hero Academia, anime önerileri listelerinde başı çeken yapımlardan biri. Deku ise bu dünyanın kalbi. Ama hiçbir karakter mükemmel değil.
Deku’nun zaman zaman izleyiciyi gıcık eden, sinir eden, düşündüren hareketleri oldu. Ama belki de bu, onu insani kılan şeylerden biri. Yine de bazen ekran karşısında “Şu çocuğu biraz sallasak kendine gelir mi?” diye düşünen sadece biz değiliz, eminiz.
Tepkiniz Nedir?






